29 Mart,2024

Sebepsiz Zenginleşme Davası

shape
Sebepsiz Zenginleşme Davası

Sebepsiz Zenginleşme Davası Nedir?

Sebepsiz zenginleşme davası, bir kişinin haklı bir neden olmadan başka birinin mal varlığından fayda sağlaması durumunda, bu faydanın iadesini istemek amacıyla açılan hukuki bir süreçtir. Bu tür davalar, mal varlığı dengesinin korunmasını ve haksız yollarla elde edilen kazançların geri alınmasını hedefler.

Türk Borçlar Kanunu'nun 77. maddesine göre, haksız bir şekilde zenginleşen kişi, bu zenginleşmeyi aynen ya da nakit olarak geri vermek zorundadır. Bu durumda, zenginleşen kişinin mal varlığında bir artış, başkasının mal varlığında veya emeğinde bir azalma ve bu ikisi arasında bir nedensellik bağı bulunmalıdır.

Sebepsiz zenginleşme davası, haksız kazançların geri alınması ve mal varlığı dengesinin sağlanması için önemli bir araçtır. Bu davalar sayesinde, adil ve eşit bir ekonomik düzenin sürdürülmesi amaçlanır.

Sebepsiz Zenginleşmenin Nedenleri

Edimden Doğan Zenginleşme

Bu tür zenginleşme, bir kişinin kendi davranışı veya eylemleri sonucunda gerçekleşir. Örneğin, bir kimse borcunu ödemek için bir başkasından borç alır ve bu borcu ödemez ise, borç verenin mal varlığı dengesinde bir artış meydana gelirken, borçlunun mal varlığında azalma olur. Bu durumda borçlu, ediminden doğan bir haksız kazanç elde etmiş olur.

Umulmayan Olaydan Doğan Zenginleşme

Bu tür zenginleşme, doğal olaylar veya üçüncü kişilerin eylemleri sonucu meydana gelir. Örneğin, bir kişinin evine yıldırım düşmesi ve evin zarar görmesi sonucu, evin sahibi sigortadan tazminat alırsa, umulmayan bir olaydan doğan zenginleşme gerçekleşmiş olur.

Zenginleşenin Müdahalesinden Doğan Zenginleşmeler

Bu tür zenginleşme, bir kişinin başka bir kişinin malına veya emeğine müdahale ederek haksız bir kazanç elde etmesi sonucu gerçekleşir. Örneğin, bir kimse başkasının arsasını izinsiz olarak kullanarak tarım yapar ve bu sayede gelir elde ederse, zenginleşenin müdahalesinden doğan zenginleşme meydana gelmiş olur.

Sebepsiz Zenginleşmenin Şartları

Sebepsiz zenginleşme, bir kişinin haksız bir şekilde başkasının malvarlığı veya emeği üzerinden kazanç sağlamasıdır. Bu kazanç geri alınmalıdır. Kazancı geri almak için ilgili şartların sağlanması gerekir.

1. Borçlunun Malvarlığında Bir Zenginleşme Meydana Gelmelidir

Zenginleşme, borçlunun malvarlığında bir artışa işaret eder. Bu artış, maddi varlıkların (para, mal) yanı sıra hizmet veya emek şeklinde de olabilir.

2. Bu Zenginleşme Başkasının Malvarlığı veya Emeğinden Kaynaklanmalıdır

Borçlunun malvarlığındaki artış, doğrudan başkasının malvarlığının veya emeğinin azalmasına yol açmalıdır. Alacaklı, zenginleşmeyi yaratan bir zarara uğramalıdır.

3. İlliyet Bağı Bulunmalıdır

Borçlunun zenginleşmesi ile alacaklının zararı arasında bir neden-sonuç ilişkisi ("illiyet bağı") olmalıdır. Yani, borçlunun zenginleşmesi doğrudan alacaklının zararına neden olmalıdır.

4. Zenginleşme Haklı Bir Sebebe Dayanmamalıdır

Zenginleşme, yasal bir anlaşma, bağış veya diğer meşru nedenler gibi haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Zenginleşme haksızsa geri alınmalıdır.

Zenginleşenin Geri Verme Borcu

Sebepsiz zenginleşme durumunda, haksız yere zenginleşen kişi, elindeki bu kazancı geri vermekle yükümlüdür. Geri verme borcunun kapsamı, zenginleşmenin niteliğine göre değişir.

TBK m.79/2'ye göre, kötü niyetli zenginleşen kişi, elde ettiği zenginleşmenin tamamını geri vermekle mükelleftir. İyi niyetli zenginleşende ise durum farklıdır.

İyi niyetli zenginleşen kişi, TBK m.79/1'e göre, zenginleşmeyi oluşturan şeyi, karşılıksız olarak bir başkasına devretmişse, geri verme borcu bulunmaz. Ancak, elinde kalan zenginleşmeyi iade etmek zorundadır.

İyi niyetli zenginleşen kişinin, zorunlu ve faydalı gördüğü giderleri zenginleşmeden indirebileceği kabul edilir. Kötü niyetli zenginleşenler ise bu tür giderleri talep edemezler.

Geri verilecek zenginleşmenin hesabında, geri verme anındaki durum esas alınır. Geri verme borcu, zenginleşenin malvarlığının, geri verme anındaki durumu ile zenginleştirici olay meydana gelmeseydi olacak olan durum arasındaki farktır.

İyi niyetli zenginleşenler, umulmayan bir olay sonucu telef olan veya eksilen zenginleşmeden sorumlu değildir. Bu durumda, zarar alacaklıya aittir.

Zenginleşme Miktarı

Geri Verilecek Zenginleşmenin Hesaplanması

  • Geri verilecek zenginleşme, geri verme anındaki duruma göre hesaplanır.
  • Geri verme borcu, zenginleşenin malvarlığının geri verme anındaki değeri ile zenginleştirici olay gerçekleşmemiş olsaydı olacak değeri arasındaki farktır.

Zenginleşmeden Düşülen Giderler

  • Malvarlığını artıran ilk şeyin değerlendirilmesinde piyasa değeri esas alınır.
  • Zenginleşen, elde ettiği malvarlığı için masraflar yapmış olabilir. Eğer iyi niyetli ise, zorunlu ve faydalı giderleri zenginleşme miktarından düşebilir.
  • Kötü niyetli zenginleşen, masraflarını talep edemez.

Zararların Hesaplanması

  • Geri verilecek zenginleşme miktarından, zenginleşmenin edinilmesi, korunması ve geri verilmesi için yapılan giderler, zenginleşmenin sebep olduğu zararlar ve geri istemenin sebep olduğu zararlar düşülür.

Umulmayan Olayların Etkisi

  • İyi niyetli zenginleşen, umulmayan bir olay sonucunda telef olan veya eksilen zenginleşmeden sorumlu değildir. Zarar, alacaklıya aittir.
  • Sebepsiz Zenginleşme Davasının Açılamayacağı Haller

Sebepsiz zenginleşme davası, bazı durumlarda açılamaz. Bunlar şunlardır:

  • Zamanaşımına Uğramış Borçların İfası: Zaman aşımına uğramış bir borcun yerine getirilmesi için sebepsiz zenginleşme davası açılamaz. Zamanaşımı süresi, borcun öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl veya zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren on yıldır (TBK m. 82).
  • Ahlaki Bir Ödevin Yerine Getirilmesi: Ahlaki bir ödevin yerine getirilmesi sebebiyle yapılan ödemeler için sebepsiz zenginleşme davası açılamaz. Örneğin, bir kişi, vicdan azabı nedeniyle kendisine borcu olmayan birine para verirse, bu parayı geri talep edemez.
  • Diğer Eksik Borçların İfası: Sebepsiz zenginleşme davası, diğer eksik borçların ifası için de açılamaz. Örneğin, bir kişi, sözleşme gereği bir başkasına para borçluysa ve bu parayı zamanında ödemezse, alacaklı bu parayı sebepsiz zenginleşme davası yoluyla değil, sözleşme ihlali davası yoluyla talep edebilir.
  • Hukuka ve Ahlaka Aykırı Sonuçların Meydana Gelmesi Amacıyla Verilenlerin İadesi: Hukuka veya ahlaka aykırı bir sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şeyler için sebepsiz zenginleşme davası açılamaz. Örneğin, bir kişi, başkasına suç işlemesi için para verirse, bu parayı geri talep edemez.

    Sebepsiz Zenginleşme Davasının Zamanaşımı

Sebepsiz zenginleşme davası, haksız yere elde edilen kazançların geri alınmasını talep eden bir hukuki süreçtir. Bu davaların zamanaşımı süresi, Türk Borçlar Kanunu'nun 82. maddesinde düzenlenmiştir.

TBK m. 82'ye göre, sebepsiz zenginleşme davası, geri isteme hakkının öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl, her halükarda zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Bu süre zarfı içinde dava açılmazsa, zenginleşen kişi elde ettiği kazancı geri verme borcundan kurtulur. Ancak, zamanaşımı süresinin hesaplanmasında dikkat edilmesi gereken hususlar vardır:

  • Geri isteme hakkının öğrenilme tarihi, kişinin zenginleştirici olayı ve gerçekleşen kazancı öğrendiği zamandır.
  • Zenginleşmenin gerçekleştiği tarih, kazanç elde edildiği tarihtir.

Zamanaşımını durduran veya kesen nedenler de mevcuttur. Örneğin, zenginleşen kişinin dolandırıcılık veya tehdit gibi hukuka aykırı fiilleri zamanaşımını durdurabilir. Zamanaşımının kesilmesi ise davanın açılması veya hakkında icra takibi başlatılması sonucunda gerçekleşir.

Önemli Not: Bu süreler, TBK m.82'ye göre belirlenmiştir. Farklı yasal düzenlemelerde değişik zamanaşımı süreleri öngörülmüş olabilir. Bu nedenle, dava ile ilgili zamanaşımı süresinin belirlenmesi için ilgili mevzuatın incelenmesi gerekmektedir.

0 yorum

Yorum Bırak